Heteroseksüel çift ilişkisi içindeki kadınlarda çocukluk çağı travmalarının ve semptomlarının ilişki istikrarı ile arasındaki ilişkinin incelenmesi
Künye
Mamati, Gökçe. (2018). Heteroseksüel çift ilişkisi içindeki kadınlarda çocukluk çağı travmalarının ve semptomlarının ilişki istikrarı ile arasındaki ilişkinin incelenmesi. (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Arel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbulÖzet
Bu araştırmanın amacı heteroseksüel ilişki içindeki kadınların, çocukluk çağı travmaları ve semptomları ile ilişki istikrarı arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığının incelenmesidir. Araştırmanın evrenini kolaydan örneklem yöntemiyle seçilmiş Türkiye'de yaşayan, 18-62 yaş arası 317 katılımcı oluşturmaktadır. Kadınların çocukluk çağı travmalarına ait veriler "Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği", semptoma ait veriler "Kısa Semptom Envanteri", ilişkilerine dair veriler "İlişki İstikrarı Ölçeği" ve demografik değişkenlere ilişkin veriler araştırmacı tarafından hazırlanan "Demografik Form" kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmanın sonucuna göre çalışma durumuna göre seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi ve çocukluk çağı travması arasında istatistiksel açısından anlamlı bir fark göstermektedir. Medeni duruma göre çocukluk çağı travması, seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi ve bağlılık arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu bulunmuştur. İlişki süresi ile ilişki yatırımı ve bağlılık puan ortalamaları istatistiksel olarak anlamlı bir fark göstermektedir. Birlikte yaşadığı kişiye göre seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi ve bağlılık istatistiksel açıdan anlamlı bir fark göstermektedir. Çocuk sahibi olma ile ilişki doyumu ortalamalarının arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmüştür. Semptomun varlığına göre çocukluk çağı travmaları, ilişki doyumu, seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi ve bağlılık arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmüştür. Cinsel istismar ile ilişki doyumu, seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi ve bağlılık arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Duygusal ihmal, depresyon ve olumsuz benlik ile ilişki doyumu ve bağlılık arasında da negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Anksiyete, olumsuz benlik, somatizasyon ve hostilite ile fiziksel istismar, cinsel istismar, duygusal istismar, duygusal ihmal ve fiziksel ihmal arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Anksiyete, somatizasyon ve hostilite ile ilişki doyumu arasında negatif yönde anlamlı ilişki bulunurken; depresyon ile seçeneklerin niteliğinin değerlendirilmesi, fiziksel istismar, cinsel istismar, duygusal istismar, duygusal ihmal ve fiziksel ihmal arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur.